13 Nisan 2013 Cumartesi


Kadınlar cilt güzelliği ve cilt bakımına büyük önem verir. Kırışıklık oluşumu için çeşitli cilt bakım önerileri

vardır ve neredeyse tümü de denenir. Yüz ve dekolte bakımı sadece dıştan değil aynı zamanda içten da bakım ister.

Genetik özellikleri de unutmamalı ama uygulanacak bakımların mutlaka faydası görülür. Biz de her kadının ihtiyacı olan, tamamen doğal ve hazırlanması-uygulanması basit maske önerilerinde bulunmak istiyoruz. Cildinizin çok uzun süreler genç ve canlı olmasını sağlayabilirsiniz.






Maske Önerileri:

- Her evde bulunan çilek tazelik sağlayabilir. Bir avuç çileği ezin ve suyunu süzdürün. Çilek suyuna bir miktar gülsuyu karıştırın ve yüzünüze boynunuza sürün, bir saat beklemeniz yeterlidir. Bekleme süresi sonunda karbonatlı su ile cildinizi yıkayıp temizleyin.

Bu uygulamanın boyun kırışıklıklarına da etkili olduğunu göreceksiniz. Önemle belirtmek istiyoruz; çilek bazı ciltlerde allerjilere sebep olabilir, herhangi bir kızarıklık ya da kabartı olduğunda hemen yıkayın ve tekrar uygulamayın.

- Elmayı yediğinizde de içten vücut ve cilt bakımı sağlanmış olur. Maske olarak yarım elmayı iyice ezip iki kaşık kaymak ile karıştırın ve yüzünüze sürün. Onbeş dakika beklemeniz yeterli olacaktır. Ilık suyla yıkayıp kurulayın ve nemlendirici sürün. Elma cilde dirilik kazandırırken kaymak da esneklik verir ve nemlendirir.




- Limon suyu ve gliserin karışımı ile cildinizi temizleyebilirsiniz. Her ikisinden de aynı ölçülerde alıp karıştırın ve gece yatmadan önce cildinizi pamuk yardımıyla temizleyin.

- Bir bardak kavun suyu ve bir bardak kaynamış suyu karıştırıp yüzünüzü yıkayın, ardından bir parça pamuğu kaynamış süte batırın ve cildinize sürün, temiz bir havlu ile kurulayın. Bu işlemi gece yatmadan önce uygulamalısınız.

- Bir yumurtanın beyazı, bir kaşık gliserin ve bir kaşık balı karıştırın ve yüzünüze sürün, onbeş dakika beledikten sonra önce ılık su ile sonra da soğuk su ile yıkayın ve kurulayın. Haftada bir uygulayın.

- Bir kaşık süt ve bir yumurta sarısını karıştırıp yüzünüze sürün, onbeş dakika bekleyip limon suyu ile temizleyin. Bu işlemi de haftada bir defa uygulayabilirsiniz.


Ciltteki lekeleri gizlemek ve tüm yüzün aynı renkte olmasını sağlamak için etkin bir yol olan fondötenini ne tür

bir cilde sahip olursanız olun mutlaka az miktarda sürmelisiniz. Belirginleşmesi gereken noktalar gözler ve dudaklar olmalıdır. Yağlı ciltlilerin yarı sıvı bir fondöten, cildi kuru olanların ise krem şeklinde bir fondöten kullanmaları makyajın daha güzel görünmesini sağlar.



Fondöten nasıl kullanılmalı
Krem, sıvı ya da jöleleri yüzünüze daha ince ve düzgün bir tabaka halinde sürebilmek için, önce elinizin içinde yumuşatabilirsiniz. Yumuşattıktan sonra ise bundan burnunuza, yanaklarınıza, çenenize ve alnınıza birer nokta kondurun. Çubuk halinde bir krem kullanıyorsanız bu saydığımız yerlere bununla küçük birer çizgi çizin. Fondöteni parmak uçlarınıza iyice yayın.

Çenede: Yukarıya, dışa doğru

Yanaklarda: Dışarıya doğru

Alnınızda: Bir yandan öbür yana

Burunda: Aşağıya, burun ucunun altına

Göz Etrafında: Hafifçe bir daire halinde gözkapaklarına doğru iyice yayın.

Fondöteni boynunuza sürmenize gerek yok. Ancak boyun ile yüzünüz arasındaki geçişin sert olmaması için bu bölgeye biraz daha özen gösterin ve fondöteni iyice yayın. Ayrıca fondöteni sürdükten sonra yüzünüzde sünger dolaştırıp fazlalıkları almayı unutmayın.




Ömrü ne kadardır?
İyi kalitede üretilmiş bir fondötenin ömrü, açılmadan 1-1,5 sene, açıldıktan sonra ise 5-6 aydır. Pudra fondötenler akıcı kıvamlılara kıyasla daha uzun ömürlüdür. Açıldıktan sonra 1 yıl kadar kullanılabilirler.

Bozulduğu nasıl anlaşılır?
Kıvamı eskiye oranla daha koyudur, uygularken topçuklar oluşur, renginde ve kokusunda değişiklikler meydana gelir. Yukarıdaki durumlardan herhangi biri bile oluştuysa kesinlikle o fondöteni kullanmamanız gerekir. Cildinizde tahriş ve alerjiye yol açabilir. Uzun süredir duran bir fondöteniniz varsa yüzünüze sürmeden önce mutlaka elinizin üzerinde deneyin.

Nasıl saklamak gerekir?
Her kullanımdan sonra ağzını silin ve kapağını sıkıca kapatın. Işıklı, sıcak ve nemli ortamlarda saklamayın.


Erkek arkadaşınız dışarıda geçireceğiniz gece için sizi beklerken, son anda kontakt lenslerinizi takmakta

sorun yaşamak kadar kötü bir durum olamaz.

Lenslerinizi takarken göz farınızın partikülleri lenslere bulaşarak gözünüzü yaşartır, görüşünüz bulanır; gözlerinizin vurgulanması için kullandığınız sıvı eye-liner bulaşıp gözlerinizin kızarmış ve şiş görünmesine neden olur. Sonunda, tek alternatifinizin gözlüklerinizi takmak olduğuna karar verirsiniz! Böyle durumlarla karşılaşmanızı önlemek için birkaç ipucunu bir araya getirdik.
Kontakt lenslerinizi sürekli veya aralıklarla da kullansanız, yazımız aklınızda kalabilecek birçok soru işaretini cevaplayacak.
Lenslerinizi daima makyajdan önce takmalısınız. Böylece gözünüze partiküllerin girmesini önlemiş olursunuz. Makyaj sonrası lens takmak için bu işte uzman olmak gerekir. Bunu makyajı bozmadan ya da lenslerinize makyaj bulaştırıp görüşünüzü bozmadan yapmak hem oldukça zordur hem de sizi gereksiz bir riske ve strese sokar.

Pudra Toz pudralar yerine kompakt (sıkıştırılmış) pudralar kullanın. Böylece pudra partiküllerinin gözünüze kaçma riskini en aza indirmiş olursunuz. Allık Allık sürerken tozlanmayı minimuma indirmek için fırçayı yüzünüzde yavaşça gezdirin, darbelerden kaçının.
Yumuşak kılları olan büyük ve temiz bir fırçayla allığınızın fazlasını alın. Gözlerinizi bu işlem sırasında kapalı tutun. Göz Farı Sıvı göz farlarını kullanın; çok daha verimli olduğunu fark edeceksiniz. Eğer mutlaka toz farlardan kullanacaksanız her uygulamada azar azar kullanmaya çalışın.




Uygulamayı mutlaka sünger uçlu bir aplikatör yardımıyla yapın ve farı sürmeden önce süngerin üzerinden fazlalıkları yok ettiğinizden emin olun. Böylece göze ve lens altına far partiküllerinin girmesine engel olursunuz.

Hangi far türünü kullanırsanız kullanın, geniş ve enlemesine darbeler yerine kısa ve boylamasına darbelerle uygulama yapın. Böylece lenslerinizin yerinden oynama riskini azaltırsınız. Eye-liner Sıvı veya kalem şeklindeki eye-linerı hiç bir şekilde alt gözün iç kısmına sürmeyin.

Gözün alt kenarını çizmek için minik darbeler uygulamayın. Yumuşak uçlu kalem eye-linerlar tercih edin. Rimel Çoğu rimel türlerini kullanmanızda hiçbir sakınca yoktur. Ancak kirpiklerin hacmini artırmak için içinde mikro elyaflar bulunduran rimellerden kaçının. Bu elyaflar gözlerinize kaçabilir.


Güzel ve bakımlı eller yalnızca kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlamakla kalmayıp başkalarında da o kişiye

karşı sempati uyandırır. Ama sürekli olarak bir şeyler yıkamak(özellikle ev işlerinde) elleri ve tırnakları hırpalar. Deri çatlar, sertleşir ve doğal asidik örtüsü tahrip olur. Sürekli uygulanan el banyoları ve kompresler, yıpranmış ellerin kendilerini yenileyebilmeleri için gerekli bir bakım yöntemidir.
Tırnaklarınıza Özel

Tırnaklarınızın etli kısmı kısa ise yani sıfır kesildiği zaman ince uzun değilse arkadan bakıldığında birkaç milim gözükecek kadar uzatın, mümkün olduğu kadar ince uzun görünmelerine çalışın ayrıca tırnaklarınız çok geniş değilse sürdüğünüz ojenin kapatıcı yani şeffaf olmayan bir renk olmasına dikkat edin. Oje rengi konusunda oldukça fazla seçeneğiniz var. Genellikle kırmızı,pembe ve beyaz tonları daha çok kullanılmasına rağmen, lacivert, mor, yeşil, bordo gibi alışılmamış renkler çok moda. Daha çok gençlerin tercih ettiği bu renkleri fazla uçuk bulsanız bile koyu bir bordoyu yada koyu bir kahverengini her yaştaki hanımlar kullanabilir. Henüz ülkemizde fazla yaygınlaşmamış olsa da cesaretiniz ve yeteneğiniz varsa ojenin üstüne desenler yapmayı, minik boncuklarla yada ince parlak şeritlerle süslemeyi deneyebilirsiniz.


Diri göğüslere sahip olmayı kim istemez? Üstelik bıçak altına yatıp, zahmet çekmeden... Fazla zaman

harcamadan, yorulmadan, bütçenizi zorlamadan...

Şöyle göğsünüzü gere gere şık body'ler, tiril tiril gömlekler giymek istiyorsanız, giydiklerinizin üzerinizde şık durması için diri göğüslere sahip olmalısınız. Yanlış duruş pozisyonu, bakımsızlık ve size uygun olmayan sutyen kullanımı sizi olduğu kadar göğüslerinizi de üzer... Peki başarılı bir göğüs bakımı nasıl olmalı?

Peeling cildi pürüzsüzleştiriyor
Yumuşak etkili bir vücut peelingi cildi pürüzsüzleştiriyor. Peelingin ardından göğüs dekolteniz pembe ve canlı bir görünüme kavuşuyor. Peeling kremini göğüs dekoltenize yayın ve yumuşak bir yüz fırçasıyla hafif masaj yaparak yedirin. Böylece yumuşak bir dokusu olan bu bölgenen yıpranmasını önlersiniz. Ardından ıslak ve yumuşak bir bezle peeling kalıntılarını temizleyin.

Soğuk duş, kan dolaşımını hızlandırıyor
Göğüsleriniz ister küçük, isterse büyük olsun, önemli olan canlı görünmeleri. Diri göğüslere sahip olabilmek için, düzenli olarak soğuk su ile basınçlı duş yapın. Soğuk su ile yapılan dairesel masaj, dokuları sıkılaştırmaya, üst derinin elastikiyetini artırmaya ve zamansız gevşemesini önlemeye yardımcı oluyor. Sabahları duş telefonunun yardımıyla iki üç kez dairesel hareketler yaparak soğuk suyu göğüslerinizin üzerinde gezdirin. Ardından da güzelce kremleyin. Bu kremlerin içeriğindeki maddeler, bağ dokusunun sıkılaşmasını ve elastikiyetini güçlendiriyor.

Ampuller bağ dokusunu sıkılaştırıyor
Ampuller, özellikle stres, hamilelik, solaryum gibi nedenlerden dolayı yıpranan göğüslerde etkili oluyor. Bu ürünler, içindeki konsantre maddeleri ile göğsün bağ dokusunu sıkılaştırıyor.

Göğüs jimnastiği şart
Aslında göğüslerde hiç kas bulunmuyor. Göğüs, merkezde hacim veren yağ dokusu içine gömülmüş meme bezi ve biçimini veren deri örtüsünden oluşuyor. Tabii ki, jimnastikten beklediğimiz, göğsün biçimini ya da büyüklüğünü değiştirmesi değil. Ancak fiziksel aktivite, göğüs bölgesinde, memenin arka kısmında kalan ve ona destek olan kasları kuvvetlendiriyor. Bu yüzden diri göğüsler istiyorsanız, düzenli olarak egzersiz yapmayı ihmal etmeyin. Göğüs jimnastiği yaparken ellerinize birer ağırlık alın, dik durun ve kollarınızın üst kısmını vücudunuza iyice yapıştırın. Önce bir kolunuzu, sonra diğerini olmak üzere, elinizde bulunan ağırlıkla birlikte kollarınızı dirsekten kırarak yukarı kaldırın. Bu hareketleri, iki kolla da 20'şer defa olmak üzere her gün düzenli olarak yapın.
İkinci harekette tek ağırlık kullanın. İki elinizi birleştirerek kollarınızı başınızın üzerine doğru kaldırın. Ardından iki kolunuzu da dirseklerden kırarak, ensenize doğru uzatın.




Maske
Göğüslerinizdeki kırışıklıkları farkettiğinizde paniğe kapılmayın. Göğüslerinizle boynunuzun arasına her gün düzenli olarak uygulayacağınız göğüs maskeleri, bu kırışıklıkları giderecektir. Maskenin ardından göğüs bölgenizi nemli bir bezle örtmek maskenin içindeki maddelerin vücut tarafından emilmesini kolaylaştırır.
Masaj
Pürüzlü cilt, askılı bluzlarda kötü bir görünüm sergiler. Her gün fırçayla yapacağınız masajlar, cildinizin canlı ve pürüzsüz görünmesini sağlar. Bu uygulamadan sonra mutlaka vücut yağı ya da vücut kremi sürmeyin ihmal etmeyin.

Diri göğüsler için bakım şart
Göğüs yapısında kas bulunmuyor ve bu yüzden son derece nazik organlar. Destek olarak, göğsü çevreleyen derinin elastikiyetinden yararlanılıyor. Ancak göğüsler her an yerçekimine maruz kaldığından, zamanla sarkma riskiyle karşı karşıya kalmaları kaçınılmaz. Gebelik, vücut ağırlığındaki ani değişiklikler ve arka kasların zayıflaması da bu riski artırıyor. İşte, bu olumsuz etkilerden dolayı göğüslerinizin sarkmasını ve göğüs derinizin deforme olmasını istemiyorsanız, bu bölge için özel olarak hazırlanmış bazı kozmetik ürünlerini düzenli olarak uygulamanız son derece önem taşıyor.